20 Ekim 2010 Çarşamba

CİHAT AŞKIN

Cihat Aşkın, Türk kemancı, akademisyen ve bestecidir. Klasik Batı Müziği eserlerinin yanı sıra Anadolu ezgilerini de yorumladığı için “Bu toprağın kemancısı” diye anılır.11 yaşında İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuarı'na girdi. Konservatuarda, özel Yetenekli Çocuklar Sınıfı'nda Profesör Ayhan Turan ile keman eğitimine başladı. Prof. Turan, keman çalmayı kendisine Suzuki Teknği adı verilen bir yöntemle öğretti.Cihat Aşkın, 1 yıl sonra okuldaki ilk resitalini verdi. On beş yaşına gelmeden Paganini'nin kaprislerinin tamamını çalan Aşkın, ilk orkestra konserini ise 16 yaşında İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'yla Tchaikovsky'nin Keman Konçertosunu çalarak verdi. Okuldan 1989 yılında mezun oldu.Daha sonra Londra'ya giderek Kraliyet Müzik Kolejinde Profesör Rodney Friend ile çalıştı ve solistlik diploması aldı. Hemen akabinde Londra City Üniversitesi'nde Prof. Yfrah Neaman ile çalışmalarına devam etti. 1993 yılında masterını tamamladı, 1996’da doktorasını tamamlayarak Müzik Doktoru unvanını aldı, 1998 yılında doçent oldu.1990’lı yıllarda pek çok uluslar arası yarışmada ödüller alan Cihat Aşkın, başta Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası olmak üzere ülkenin tüm orkestraları ile konserler, Edirne'den Van'a kadar hemen tüm bölgelerinde halk için resitaller verdi. Aşkın 1995’te Yalçın Tura'nın kendisine ithaf ettiği konçertosunun dünyadaki ilk seslendirilişini gerçekleştirdi.1998’de, Cumhuriyetin 75. yılı şerefine bugüne kadarki tüm Türk bestecilerinin keman için yazdığı eserleri araştırarak, arşivlenmesi, seslendirilmesi ve kaydedilmesini sağlamak çabasına girişti. 70 kadar besteci, 140 kadar eser tespit etti (eser sayısı sonradan yükselmiştir) Eserlerin bir kısmının kaydını bizzat kendisi yaptı.Aşkın'ın yaptığı diğer kayıtlar arasında Hikmet Şimşek yönetiminde Macar Virtuozları eşliğinde seslendirdiği Mozart'ın Keman Konçertosu No.5 (1991), Kemancı Suna Kan ile Bach'ın îki Keman için Konçertosu (1998) vardır. Kodaly, Gliere, Halvorsen, Honnegger ve Aquiar'ın keman ve çello için eserlerini içeren CD'si 1996 yılında Meridian Şirketi tarafından Londra'da yayınlanmıştır. Sanatçının Kalan Müzik’ten Minyatürler, Ege'nin Türküsü ve Umutsuz başlıklı CD'leri yayınlandı. Minyatürler, Türkiye’de bugüne kadar bir ‘klasik müzikçi’nin ulaştığı en fazla satışı yakalayan albüm oldu.İTÜ Oda Orkestrası'nın kurucusu olan Aşkın, İstanbul Oda Orkestrası’nı ve Filarmonia İstanbul’u yeniden hayata geçirerek her iki orkestranın da genel müzik direktörlüğünü ve İstanbul Modern Müzik Ensemble (IMME)’ında solistliğini yapmaktadır.Cihat Aşkın, “Türkiye’nin en idealist keman eğitimi projesi” olarak nitelediği bir eğitim projesini gerçekleştirmektedir. Bu proje çerçevesinde Yaşları 8-17 arasında değişen, müzik öğrenimi görmekte olan çocuklardan oluşan Cihat Aşkın ve Küçük Arkadaşları (CAKA) adlı bir grup kurmuştur. Her kentten yılda 20 çocuk yetiştirerek 10 yılda 1600 kemancı yetiştirmeyi hedeflemektedir.Ödülleri * 1984 İTÜ Başarı Ödülü* 1985 İstanbul Filarmoni Derneği Ödülü* 1987 Yehudi Menuhin Keman Yarışması "En İyi Bartok Yorumcusu"* 1990 Percy Coates (Londra)* 1990 Leonard Hirsch Ödülü (Londra),* 1990 Isolde Menges Ödülü* 1990 Kathleen Long Oda Müziği Ödülü* 1990 Carl Flesch Keman Yarışması "Olağanüstü Liyakat" Ödülü* 1991 Isolde Menges Ödülü (2. defa)* 2002 "Foyer des Artistes" (Roma)

ANTONİO VİVALDİ

Antonio Vivaldi Venedik, 4 Mart, 1678- Viyana, 28 Temmuz, 1741), İtalyan barok besteci.
Antonio Vivaldi, Giovanni Vivaldi ve Camilla Calicchio’nun ilk çocuğu olarak 1678’te Venedik’te dünyaya geldi. Lakabı Kızıl Rahip’ti. Babası, önceleri berberlik yapmış, daha sonra ise başarılı bir kemancı olmuştu. Vivaldi, ilk müzik eğitimini babasından almıştır. Annesi ise bir terzinin kızıydı.
Bir papaz eğitimi alan Antonio Vivaldi 1703 yılında resmi ilk görevine atandı. Ama aynı yıl başka bir işe daha girdi. Ospedale della Pietà adındaki bir kızlar yetimhanesinde keman öğretmeni oldu. Buradaki görevi yetim ya da sakat kızlara keman çalmayı öğretmek ve onlara konserlerde seslendirmeleri için her ay iki konçerto yazmaktı. 1709 yılında bu görevinden ayrılmak zorunda kaldi. Bu dönemde Vivaldi besteci olarak dikkat çekmeye başladı. Op.1 sonat seti 1705 yılında yayımlandı.
1709’da Op.2 keman sonatını Danimarka Kralı IV. Frederik’e ithaf eden Vivaldi, bu sıralarda konçerto yazmaya başlamıştır. Hollandalı yayıncı Estienne Roger, Vivaldi’nin 12 konçertodan oluşan L'estro Harmonico adli eserini yayımladı. Bu dönemin en etkili müziksel yayını oldu. Almanya dışına hiç çıkmayan Bach’in müziğinin İtalyan yanının oluşmasında önemli bir yeri vardır. 1714’te Vivaldi’nin konçertolarını duyan Quantz, Albinoni ile birlikte Vivaldi’ye konçertoda reform yapmaları için ödenek bağlamıştır.
1723 ile 1724’te Roma’daki karnaval mevsimi için üç opera yazdı. Yine 1723’te Vivaldi, Pieta’nın yöneticileriyle ayda iki konçerto besteleme konusunda anlaştı. 1725’te yazdığı eseri Op. 8, Il cimento dell'armonico e dell'inventione ile ünü daha da yayıldı. Bu yıllarda opera sanatçısı Anna Giraud ile ilişkisi başladı.
1737’de görevde yaptığı Ferrara’nın yöneticileriyle Vivaldi arasında sergilenecek operaların seçimi konusunda çıkan anlaşmazlık Vivaldi’nin işinden olmasına yol açtı. Bu olayın ardından Vivaldi, Amsterdam’a yerleşti. 1741’de Graz’da Anna’yı dinlemek için Avusturya’ya yaptığı yolculuğu sırasında Viyana’da konakladığı bir dulun evinde öldü. Hemen aynı gün kimsesizler mezarlığına gömüldü.
Vivaldi’nin 500’den fazla konçertosu vardır. Farklı enstrümanlardan yararlanmayı çok seviyordu. Hiç kimse viyolonselden solo enstrüman olarak onun yararlandığı kadar yararlanmamıştır. Fransız Barok müziğinde nefesli çalgılar ağırlıktayken, onun müziğinde yaylı çalgılar önem kazanır. 230 keman konçertosunun yanında, flüt, obua, çello, viyola, mandolin konçertoları vardır. Klasik müzikle ilgisi olmayanların bile bildiği Dört Mevsim Konçertosu en sevilen eseridir. Kendisinin 94 tane opera yazdığını söylemesine karşın, bunların ancak 50’si günümüze ulaşabilmiştir. Bitmek tükenmek bilmeyen bir müzik dehası olan Vivaldi’nin hırslı ve güçlü kişiliği, müziğine de yansımıştır.
Vivaldi'nin adı yüzyılımıza dek pek tanınmadı. Ancak 1920'den sonra yapılan araştırmalar sonucunda Vivaldi'nin yüzlerce eseri gün ışığına çıkmaya başladı.
((( ESERLERİ )))
Vivaldi'nin Amsterdam'da basılmış eserleri 100 konçerto ve 40 sonattır. Besteciliğindeki yaratıcılık ve çeşitlilik inanılmaz boyuttadır. 94 opera yapıtı olduğu rivayet edilir ancak bugüne kadar sadece 19 tanesi bilinmektedir. 500 kadar konçerto yazdığı sanılmaktadır.
Vivaldi hayalinde canlandırdığı resimleri müzik haline getirmiştir. Eserlerinde, hayallerine verdiği başrolü açıklayıcı sonelerle destekler. En ünlü eseri sayılan Op.8 içerisindeki Dört Mevsim konçertosunda mevsimler kendi özellikleri ile anlatılmıştır. Vivaldi'nin bu muhteşem eseri uzun yıllar sonra Beethoven'a da ilham kaynağı olmuş ve Pastoral Senfoni bu şekilde ortaya çıkmıştır.
((((( OPERALARI )))))
1=) Bajazet (RV 703)
2=) Cantone in Utica (RV-705)
3=) Dorilla in Tempo (RV-709)
4=) La fida Ninfa (RV-714)
5=) Giustino (RV-717)
6=) L'Incoronazione di Dario (RV-719)
7=) L'Olimpiade (RV-725)
8=) Orlando finto Pazzo (RV-727)
9=) Orlando furioso (RV-728)
10=) La verita in Cimento (RV-739)
11=) Tito Manlio (RV-738)
((( ORATORYA )))
Juditha Triumhans Devicta Holofernis Barbarie

NİCCOLO PAGANİNİ


Niccolò Paganini, (d. 1782, Cenova, İtalya - ö. 1840, Nice, Fransa) İtalyan besteci, keman virtüözü. Müzik tarihinin en ünlü keman virtüözlerinden biridir. Keman tekniğine önemli katkılarda bulunmuş, keman, gitar ve oda müziği alanında bir çok eser vermiştir. Çok bilinen bazı eserleri: La Campanella, Cantabile, Centone di Sonate (18 sonat), 24 kapriççiyo, I Palpiti, Nel cor piu non mi sento, Grand Sonata'dır.Hayatı 27 Ekim 1782 tarihinde İtalya'nın Cenova şehrinde doğdu. 8 yaşına basmadan, amatör bir müzikçi olan babasından keman dersleri almaya başladı. 11 yaşındayken müzik çalışmalarını ilerletmek üzere Parma'ya gittiyse de buradaki öğretmenler Paganini'ye kendilerinin yeni bir şey öğretmelerine imkân olmadığını söylediler. Bunun üzerine, çalışmalarına kendi kendine devam etti. 13 yaşındayken konser turnelerine başladı, verdiği konserlerde ağır parçaları öyle bir ustalıkta çalıyordu ki dinleyiciler, gözyaşlarını tutamıyorlardı. Halk arasında Paganini hakkında çeşitli söylentiler yayılmaya başladı. Büyük kemancının şeytanla arkadaş olduğu, yayını şeytanın ona verdiği sihirli kuvvetle kullandığı söyleniyordu.Kemandaki değişik tekniği iskelet sistemiyle alakalı "Marfan Sendromu" sonucunda oluştuğunu ölümden sonra iskeletini inceleyen doktorlar ortaya koymuşlardır.Paganini şöhrete kavuştuktan sonra son derece lüks bir hayat sürmeye koyulmuştu. Çok fazla para kazanıyordu, çok kumar oynuyordu. Bir keresinde bir kemanını kumar masasında rehin bırakmış, bir konserde keman çalması gerekince bir başka meslektaşından ödünç keman istemek zorunda kalmıştı.Kumar tutkusu onu 1838 yılında Paris'te bir kumarhane açmaya kadar götürmüştür. Ancak bu girişimi başarısızlıkla sonuçlanmıştı.Livorno’da verdiği bir konserden sonra bir Fransız tüccar kendisine Guarnerius yapımı olağanüstü bir keman hediye etti. Paganini hayatı boyunca bu kemanı çaldı. Bu keman halen Cenova’da saklanmakta ve sergilenmektedir.1825 yılında beraber turneye çıktıkları Antonia Binachi'den Cyrus Alexander adında bir oğlu olmuştur. Her nekadar oğlunun annesiyle evlenmese de ömrünün sonuna kadar oğlundan ilgisini esirgememiştir.Paganini belli başlı eserleri arasında keman için 24 cappricio, keman ve orkestra için iki konçerto, ayrıca çeşitli keman parçaları vardır.Paganini, 27 Mayıs 1840'da Fransa'nın Nice şehrinde gırtlak kanserinden öldü, ölmeden önce günah çıkartmayı kabul etmediği için, uzun yıllar boyunca ölüsüne gömülecek yer verilmeyen müzisyen İtalya'nın Parma şehrinde gömülüdür. İtalyan Posta İdaresi 1982 yılında, doğumunun 200. yılı anısına bir hatıra pulu bastırmıştır.Klaus Kinski kendi çektiği ve başrolünü oynadığı "PAGANINI" filminde ünlü virtüözün hayatını anlatmıştır.

1 Haziran 2009 Pazartesi

12 Mayıs 2009 Salı

KEMAN ÇALMAYI ÖĞRENMEK

dünyanın en nankör, en narin, en kibar, en duygulu müzik aletlerinden birini öğrenmektir. başlamadan önce bunun geçici bir heves olmadığına karar vermek gerekir. azim ve sabır gerektiren bir süreç olduğundan maymun iştahlı bünyelerin üzerinde uzun uzun düşünmesi gerekir. yapılmak istendiğinden tamamen emin olunduktan sonra: 1) "ben hemen gideyim kemanımı alayım" denilmez. gidilip iyi bir kursa veya hoca bulunur.2) kemanı almak için minimum 100 dolar gözden çıkarılır. ancak bu 75 dolarlık keman fazlasıyla dandik olacağından tavsiye edilen iki üst modelden başlayarak seçim yapmaktır.3) önerilen boyuttaki keman, önerilen yerden alınır.4) hoca tarafından verilen direktifler doğrultusunda reçinenin yarısı ufak ufak parçalanıp yaya sürülür. ta ki yay yapış yapış olana kadar. daha sonra tek parça halinde olan yarısı minimum 100 kez tellere yukarı aşağı sürülür. aynı işlemler yaydaki tellerin arka kısmına da uygulanır.5) "akort yapıcam" diye kasılmaz. yaklaşık bir 3 ay için bu iş hocanındır. aksi takdirde bir ay içinde 2 takım tel heba olabilir.6) önce yay çekmek değil, kemanın nasıl tutulacağı da değil, keman yastığının nasıl takılacağı, hangi telin hangi sesi çıkardığı öğrenilir. keman yastığını takarken daha kalın olan kısım sola gelecek şekilde takılır.7) kemanın nasıl tutulacağı öğrenilir. keman omza yatırılır -tam tepesine değil tabi ki, biraz öne kaydırılır-. ucu havaya kaldırılmaz. vücütla 90dereceye yakın bir açı yapması sağlanır. yanak da çeneliğe tamamen yapıştırılmaz. adı üstündedir. çeneliktir.8) yay çekmeyi öğrenirken tellere dokunulmayacağı, kemanın aşağıda kalan kısmının avuçla tutulacağı öğrenilince hayal kırıklığına uğranır.9) yayın tutuluşu öğrenilir. parmakların ve bileğin kasılmaması gerektiği akla kazınır.10) yayın nasıl çekileceği öğrenilir. kol değil, daha çok bilek hareket edecektir. yayı sonuna kadar çekme zorunluluğu yoktur. aşağı doğru kol tamamen -180 derece- açıldıktan sonra yay çekilmeye çalışılmaz. yoksa yay siyah kısma kayacaktır. çok yanlıştır.11) başlarda gacır gucur sesler çıkar. gerekirse diğer üç tel çıkarılıp sadece la telinde yay çekilir. diğer tellere sırayla geçilir.12) boyun ağrır. kol yorulur.13) la telinde parmakların dizilişi öğrenilir.hangi notaya hangi parmakla basılacağı öğrenilir. önce tüm do'lar diyez, diğer sesler natureldir. daha sonra orta parmak işaret parmağına dayanır. do'lar naturel olur.14) diğer tellerin de aynı şekilde tutulduğu öğrenilir.15) önce tek bir tel üzerinde çalışılır. karışık parçalara geçiş zaman alacaktır. sabretmenin nasıl bir şey olduğu öğrenilir.16) mi teli çok incedir. parmakları en fazla nasır o telde çalışırken tutar.17) sol teline uzanmak zordur. kol da en fazla o telde ağrır.18) re ve la tellerinde diğer tellere yayı sürtme olasılığı çok fazladır. dikkat etmek gerekir.19) karışık parçalara geçildiğinde müthiş zevk alınır. si minör konçertodur, 40. senfonidir, menuetlerdir, mozarttır, beethovendır... 20) acı bir gerçek vardır. daha sadece tek pozisyon öğrenilmiştir. daha ikisi vardır, üçü vardır...21) pozisyonları öğrenmek ve bunlara bir derece hakim olmak başarıldığında 850 euro'dan başlayan yarı-profesyonel kemanı almaya hak kazanılmıştır. eğer istenirse 100 dolar olan pearl river'lardan da alınabilir, ama diğerlerinin tadı başkadır.22) paganinni'nin 24 caprices'larını çalmayı denediğinizde vanessa mae veya itzhak perlman olmanın çok zor olduğu öğrenilir.23) bir süre sonra tercihe göre klasik müzik bırakılır, apocalypticaya özenilir. metallica şarkılarının vokalleri çalınır*, beatles çalınır, californication çalınır. abartılıp misket de çalınabilir* 24) insanların "oha lan napıyo kemanla" diyişi büyük bir keyifle izlenir.25) asla ve asla uzun süreli ara verilmez, aksi taktirde parmakların hareket ettirilişi sırasında çok zorluk çekilir.26) yaydaki teller birer ikişer koptuğunda telaşlanılmaması gerektiği öğrenilir. belli bir noktaya kadar idare edecektir. yetmediği yerde yeni yay alınmasını gerekmediği de öğrenilir. yaya tel taktırma gibi bir seçenek de vardır. istenirse -para varsa- at kuyruğundan teller takılabileceği gibi daha ucuz bir malzemeden de yaptırılabilir.27) akort için kulakların yetmediği yerde, tınıyı ayarlamak amaçlı, fix denen vida gibi şeylerin kullanıldığı öğrenilir. 28) maddi durumlar iyi olmadığında, eğer eşik enine ortadan ikiye ayrıldıysa bu iki parçanın yapıştırılıp kullanılabileceği ve basit bir konserde de rahatlıkla bu şekilde idare edilinebileceği öğrenilir. 29) pek çok müzik aleti için geçerli olan sıcak-soğuk ortam değişikliklerinde akort kolaylıkla bozulabileceğinden bu konuda hassas olunması gerektiği öğrenilir.30) çalarken kemanın içinden geliyormuş gibi duran tuhaf bir sesle beraber hafif titreşim hissedildiğinde bunun kemanın üzerindeki tozlardan kaynaklanabildiği ve kemanın da arada bir tozunu almak gerektiği öğrenilir.31) ilk keman, keman satan her yerden alınabilecekken, yarı profesyonel veya profesyonel keman bulabilmek için bayağı kasmak gerektiği öğrenilir. çin malı, fabrikasyon pearl river'ı ikinci keman olarak istemeyen kişi hem 850 avroyu gözden çıkarmalı, hem de biraz dolaşmalıdır32) ilk kullanılacak kitap genellikle ömer can keman metodu 1'dir. daha sonra suzuki violin methoddan minuet'ler gavotte'lar, go tell aunt bilmemneler çalınır. en sonra ömer can keman metodu 2'ye geçilir, böylece ilk pozisyon tamamlanmış, 2. pozisyona başlanmış olunur.



beden eğitimi dersi bir yerde. arşe tutmak bir san'at* olmakla birlikte bileğinizi kaybetmeden, bel ağrısı çekmeden, kol-dirsek-bilek, ağırlık merkezini ayarlayayım filan derken irice delirmek ve uğraşmak.





boyun ve bilek ağrılarıyla başlayan,derslerde bu arşe nasıl tutulur diye kalem üstünde pratik yapmaya ,akabinde gerek arkadaşlardan gerek öğretmenlerden deli misin nesin kızım bakışları yemeye uzanan,sinir bozucu ama aynı anda da son derece latif bir süreç.çevreden gelen "aa keman mı çalışıyorsun,ne güzeeeel..."tepkilerine karşılık,aile üyelerinin çalışırken odanıza dalması ve size durmanız için yalvarmaları da ayrı bir mutluluktur.yine de başlarda ne kadar kulaklarınızı tırmalarsa tırmalasın,bir süre sonra ağrıyan boynunuzu ve kas yapan sol kolunuzu hissetmeyecek , o ince kedi miyavlamalarından,kalın homurtulara uzanan seslerin arasında kaybolacak ve acemiliği atlattığınız için kendinizle acayip gurur duyacaksınızdır.yeni başlayanlara/başlayacaklara tavsiyem yılgınlığa kapılmamaları ve ilk haftalarda kemandan çıkacak olan seslere çok takılmamalarıdır,zira zamanla düzelecek ve içinizi acayip bir mutlulukla dolduracaklar.yine de aileniz ve komşularınızla aranızı iyi tutmak istiyorsanız çalışmalarınızı sabah erken ve gece geç saatlerde yapmamanız şiddetle önerilir.

28 Nisan 2009 Salı

KEMAN'IN AKORT SİSTEMİ:

Keman 'ın metalden ya da hayvan bağırsağından yapılmış dört teli vardır . Akort sistemi pest'ten tize doğru : SOL-RE-LA-Mİ olarak düzenlenmiştir. Batı Kemanlarıyla aynı akort sistemine sahip olmasına rağmen , Türk Mûsikîsine uygun şekilde isimlendirilmiştir : DO-SOL-RE-LA dır . Bazı icracılar " LA" telini , İnce "SOL" düzeniyle kullanmaktadır bu konuda çeşitli fikirler öne sürülmüştür . Eskiden kullanılan ve Avrupa'dan getirilen Kemanların 5 esas 6 (7)ahenk teli olduğu ve aynı telin yine ince "SOL" olarak akord edildiği biliniyor. Bir başka görüş ise , Rebab ve Ud gibi çalgıların akorduna benzetmek için böyle hareket edildiğidir. ( "LA" akort Türk Mûsikîsi icralarında çiğ kalmakla birlikte , bazı makamlar transpoze edildiğinde icrada zorluklar oluşmaktadır )sayıları çoğaltılmıştır.

BAŞLICA KEMAN YAPIM USTALARI:

Keman yapım ustalarına Luthier denir . Ülkemizde Keman yapım teknikleri çok gelişmiş , çeşitli yarışmalarda birincilik alan Luthierlerimiz vardır bunlar : Cafer Açın , Mesut Gözalan, Yunus Tarhan , Mehmet Alkan ,Nevzat Önder ,Ayhan Damcıoğlu , Ahmet İyidoğan ,Emin Tilev , Bedii Akol v.b.